Aşkı hababam ertelediğim o koyu karanlıktan
gelen yosun kokusunu bastıran bir esinti bu uzaktan serinleten. Çok uzaklardan
gelen bir misafir rüzgâr, şehrime yabancı… Bir yelkenliyi hareket ettirebilecek
kadar kuvvetli, bir teni okşayıp geçecek kadar da yumuşak ılıklığı… Yadırgamasam
da dokunuşunu ürkek duygularım. Öfkesi soğuk duş etkisi yaratıyor tenimde sonra
sakinliyor adeta cehennem çırpınışları… Odama süzülen masum yüreğinin kalkanı
delici bakışları... Sıradan bir his değil bu üstelik çok uzun bir bekleyişin
yeşeren umutları… Düşününce imkânsız fırtınalara karşı kazanılan savaşı,
ikimizde bu hikâyenin yorgun savaşçıları…
Nostaljik bir gezinti değil yüreğimdeki arayışları. Maziyi kapatmak hiç
değil açık bütün yaraları. Olduğu gibi esiyor penceremden fısıldıyor kulağıma
masalları… Yeni bir tat bu nefesimde bıraktığı… Karşı konulamaz bir renk
yansıması şeffaflığı… Yeniden ateşe
veriyor küllenen duyguları… Öyle güzel esiyor ki derinimden her gün biraz daha
yayılıyor damarlarımdan aşağı… Kızarmış bir çift yanaktan okunuyor insancıl
imajı… Mesafeleri yakınlaştırıyor içten bütün
yakarışları… Nişan alıyor hedeften ve teslim oluyor ruhum, yıkıyor konulan
bütün kuralları, deliyor yasakları… Sonunda azat ediyor hapsettiğim hayallerin
içimde debelenen çığlıkları… Öyle bir esiyor ki penceremden yüreğimin
odalarına, hatırlatıyor yasaksız, talansız, yalansız, ölümsüz aşkları… Bir
çırpıda unutturuyor maziyi o gecemin kabul olan en güzel duaları…
Güzin GÜZEY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder